1 Mayıs 2009 Cuma

ooo italy, baciami!!

ooh may!! (ay olarak may degil yahu) bu ne sevgiymiş yarebbim! dinmedi günlerdir?

Şimdi şöyle bir durum var, insan gittiği, gördüğü, gezdiği ( bakınız vurgu bunlar) bir yeri çok begenip tekrar gitme hayalleri kurabilir, ne güzel günler geçirdiydik diye fotoğraflarına bakıp özleyebilir, bütün bunların bir level üstü olarak her yaz oraya gidelim! diye de tutturabilir. yapabilir yani insan bu. ve fekat, hangi manyak sadece uçaktan, o da  bir kısmını gördüğü, havalanı teması sayesinde havasını kokladıgı bir yeri, her hüzünlü şarkıda klip oyuncusu gibi uzaklara uzaklara dalıp giderek, mütemadiyen özler? cevabı uzaklarda aramayın efenim, evet evet o manyak bizzat marlene insanı.

kendisiyle kurdugum ilişki süresi toplamda 5.5 saat. ve malesef hepsini transit yolcu oldugumuz için o ucube roma havalanında, şişmiş gözlerle boarding time'ı gösteren boktan ışıklı panoya bakarak, saç/makyaj/tip düzenleme amaçlı tuvalette, azıcıkını da firişap dolanarak geçirdim. o ana kadar kendisiyle hiç bir duygusal temasım olmamıştı. ta ki kokusunu alana kadar!

kokular konusunda kaçık oldugumu yazmıştım, ben yıllar sonra kabul ettim, siz de edersiniz zor bir şey degil. hah ne diyordum, uçaktan inerken uyuyor halde oldugum için alamadıgım kokuyu , aktarma uçagına binerken aldım. ve aşık oldum! ( gezip, görmediğim bir ülkeye kokusundan aşık oldum duygusunu bu cümleyi birebir yazmadan vermeye çalışıyorum ki tırsıp, depar atarak kaçmayın bu güzide blogdan.)   dibinde yaktıgım tütsüyü farketmeyecek kadar hassas burunlu bir babaya sahip oldugumdan, koku konusunda duvar olanlara kaşım gözüm atmakla beraber
 saygılıyım. benim gibi scentmania olanlarınız varsa, onlara selam ediyor, her ülkenin,şehrin vallahi de kendine has kokusu var huleeyn! tezini onaylıyorum. 

"Under the Tuscan Sun" adlı tam benlik filmi izlerken başlayan bu sevdam, tepeden gördüğüm yeşillik alanlarında ipini koparmış buzagı gibi aşşagı yukarı koşma isteği ile birleşince tamam dedim, aha da budur! İngiltere ve İrlanda sevdam arasında, kendine ufak ufak yer parselleyen bu ülke , "ölmeden önce yap lan" (pick ur 5-hioah sevdim lan ne güzel application) listesine şaşırtıcı bir hızla kendisini soktu. gurbetteymişim gibi özlüyorum vay bana,vaylar benii! (sana seviyam) 

Tabiy  şimdi film tadında olsun her şey, tası taragı artı 45 bavulumu alıp gideyim oralara, yeşilliğin içinde eskiymiş gibi görünen ama 2 gün uğraşınca parmak ısırtan bir şeye dönüşecek evi kelepire kapatayım, bahcesinde mangal parti vereyim, yaşlı komşular ve meşhur italyan delikanlılar misafirim olsun ( sonumu yazıyorum şu an sanki ehoh), şarap içelim, camlardan efil efil açık renk tül perdeler uçuşsun , ben de yalın ayak elimde kadehim dolanayım duygusunu tatmak istiyor insan. Tadayım güzel de olur , lakin önce şu satırları okudugu anda bana italya'yı ve şu bahsettiğim delikanlılarını etrafında yıldızlar uçuşuyormuşcasına, öyle garip bir fluuluk camından göstertivericek olan sevgilime az daha insaflı olması için meşhur filmimi izlettirmem lazım. Mum ve şarap da benden! 

siz de izleyebilirsiniz işiniz gücünüz yok ise.

Buongiorno!!


p.s : daha ülkelerine adım atmadan pasaportumuza el koyan ve 1 saat boyunca beni oralarda dolandıran gerizekağlı alitalia ekibine ve "sen kimsin birader" kıvamındaki soruma kibarca (!) "polliizz " cevabını yapıştıran polis amcaya rağmen yine de gidip yaşayasım var benim orada yahu..dur ben bunu bi araştırayım. (bi dahaki sefere çiçek götürcem polis amcama) 

p.s: fotoğraf netten malesef. ben niyçün çekmedim ki diye bütün tırnaklarımı yedim bunları görünce. hoyy..

9 isyancı:

Sincell dedi ki...

ahh gitmek lazım,görmek lazım. ağzımın suyu bir leğeni doldurdu yeminle.

Travis dedi ki...

nerenin gezildiği ya da fotograflandıgından bagımsız olarak - ya da bagımlı- benim de ispanya yı gezme sevdam depreşir durur..
sen bagdatı da anlatsan ben ispanya derim.. neden derim bilinmez:)

marléne the third dedi ki...

ispanya da gidilesi,koklanılası.
ama önce italy!

Travis dedi ki...

kentsel görünüm olarak ne derece güzellik farkları var bilemem ama insanları açısından nedense bi önyargım var italya insanına karşı.. izlediğim mafya filmlerinden ya da italya maçlarından olsa gerek belki de, bi maçouluk seziyorum tüm ülkede:)

marléne the third dedi ki...

vala italya insanı deneyimim alitelia tayfası+uçakta yanıma oturan ve onca yakışıklılıgına ragmen 2 saat haldur huldur burnunu karıştıran tiple sınırlı. polizz amcayı da sayarsak..humm..
bir dil bir insan!
ehah önyargılı olmiiyicim yok.

Travis dedi ki...

ön yargılarım konusunda biraz tutarlıymışım demek ki:)

pudra dedi ki...

alitalia ahahahahah çok inanılmaz bir şirket.ama kaçırdığımız uçak için bedelsiz bilet verdi bize
bu bağlamda en iyi arkadaşım olabilir.
koku manyaklarından biri de benim galiba.
konserler oyunlar maçlar ve şehirleri kokularla kodluyorum ben

pudra dedi ki...

bir de sakın 1den fazla bavul götürme.
ben ettim sen etme
o kadar diyeyim.eğer gideceksen yani:)

marléne the third dedi ki...

vala cezayir aktarmasında patronun içinde laptop olan bavulunu (p)iç ettiklerini gördükten sonra önce bavuluma sarıldım öptüm sonra da tövbee dedim :) alitalia bitmiştir benim için daha da binmem!

plus : yaşasın bir koku manyagı daha!

Yorum Gönder

isyanım VII.Henry'e!!